YİNE, YENİ, YENİDEN !!!
Wow, bugun tam 8 yıl sonrat tekrar blog yazmaya karar verdim. eskiden kalan bu bloğumu hatırlamıyordum bile. Yepyeni bir blog mu açmalıydım yoksa esksinden devem mı etmeliydim karar veremesemde bu ingilizce yazılmıs 8 postu okuyunca içime bir sıcaklık geldi ve neden kaldıgım yerden devam etmeyeyimki dedim, sonucta bunları yazan yine aynı ben. Yazmanın iyilestirici oldugunu söylerler, zihni yaratıcılığa sürüklediğini boşalttığını ve rahatlattığını. Belki 8 yıl sonra yine anıları burada biriktirmek harika. Burada gelişmeyi, değişmeyi, rahatlamayı hayatıma aldığım yenilikleri sizinle paylaşmayı umuyorum. net belirlediğim bir konu başlığım yok. Hikaye 26 yasında, iş hayatına yeni adım atmış, yanlız yaşayan, yapmak istediği çok şey olan taze ama aynı zamanda yorgun genç doktor hakkında. Bu bloğu yazmaya başlama zamanımın da altını çizmek isterim; şu günlerde covid-19 salgını dünyayı sarmış durumda. karantinada 3. günümdeyim. Hafif semptomlar nedenyle hastanede olası bir bulaşa sebep vermemek için izinliyim. Kesin bir tanım yok ama riske atılmicak ciddi bir ortam var. Evde bukadar boş zamanım varken yapmayı isteyip cok yoğun çalışmaktan hem yapamadığım şeyleri yapmayı hem de burda minik şeyleri büyük mutluluklara dönüştürebilir miyiz çalışmaları yapmak istiyorum.
Bu açılıştan sonra gelelim özetle neler var gündemimde. gezmeyi çok seven biri olsamda bu evde kapanış da bambaşka bir gezi gibi geliyor bana. Evde olmayı özlemişim. Sabah istediğim saatte kalmak ne kadar değerliymiş, kahveyi boğazım ve dilim yanmadan içebilmek, buzdolabım ne kadar dopdolu olmasada (malum markete bile cok cıkmamak gerek) eldeki mazemelerle mini bir kahvaltı tabağı hazırlamak. İnsan elindekileri azaltmalı ve sıkıca tutunmalı. cok fazla malzeme, cok fazla esya, yiyecek, düşünce herseyi sadelestirmeli insan. Az olanı nasıl degerlendiririm calısması yapmalıyız bazen. Elimin altında hersey olmadan da hayatta kalabilirim ve mutlu olablirim.
Uzun zamandır kendimi dinleyemicek, küçük zevklerime zaman ayıramayacak kadar yorgun ve isteksizdim. Ayda 10 tane nöbet ve ertesi günü evde netflix karsısında bayılarak, yarınki nöbet hakkında kaygılanarak gecti son 10 ayım. baktığımda cok sey yapmısım aslında az ama cok degerli olan bos zamanlarımda. Yepyeni bir ev kurmak, yeni bir semtte oturmak, is hayatının stresiyle baş etmek ve hala aslında bir eğitimin parçası olmak, herşey yepyeni. Bunları oturtmaya calışırken araya güzel arkadaş bulusmaları, yeni hobi deneyimleri, güzel mekan keşifleri, yeni tarif denemeleri şöyle bir baktım da elimden geldiğince çabalamışım. bu çabalarım ve yeni keşiflerimin paylaşımını ve nekadar iyi geldiğini burada daha kalıcı kılmak ve progresi analizlemek için çıkıyorum bloggercılık yolculuğuna. Umarım bana katılırsınız ve sesimi duyurabildiklerim olur. çok sevgiler yine görüşmek dileğiyle.
yeni ev- yeni bir başlangıç 💝🌇🌈🌈